Türkçe/English ↓
SO. 12.5. 18 UHR (IZ Siegen, Badstraße 3, 57072 Siegen)
DIE GEAS REFORM
REALPOLITISCHE KONSEQUENZEN DER
NEUEN ASYLGESETZ-REFORM
Vortrag & Diskussion
Am 9.5. ist der sogenannte „Europatag“. Er soll an die Schuman-Erklärung erinnern, die in der Gründung der Europäischen Gemeinschaft für Kohle und Stahl mündete, den Vorgänger der Europäischen Union. Was in vielerlei Hinsicht als ein für die Bürger*innen europäischer Länder als gemeinschaftliche, freiheitlicher Zusammenschluss mit „gemeinsamen Werten“ gilt, ist in Wahrheit ein kapitalistisches Wirtschafts- und Militärprojekt, welches Profite vor den Menschen stellt. Das wird nicht zuletzt an den europäischen Außengrenzen deutlich.
Frontex, die Europäische Grenz- und Küstenwache begeht täglich Menschenrechtsverletzungen gegenüber Menschen auf der Flucht, arbeitet instransparent und treibt die Militärisierung an den Grenzen voran. Die menschenunwürdigen Verhältnisse, denen Menschen auf der Flucht ausgesetzt sind, sind kein neues oder unbekanntes Problem, und dennoch sehen wir zu, wie seit 2014 30.000 Menschen allein im Mittelmeer gestorben sind, nur damit die EU nun eine Reform beschließt, die den Schutz flüchtender Menschen geradezu komplett aushebelt. Grenzverfahren werden verlängert und Pushbacks und Abschiebungen in sogenannte „sichere Drittstaaten“ werden zunehmen, ohne Ausnahmen für Kinder mit ihren Familien.
Unsere Referentin ist Masterstudentin im Studiengang Roads to Democracies an der Universität Siegen. Der Vortrag findet auf Englisch statt und kann übersetzt werden.
SUN. 12.5. 6 PM (IZ Siegen, Badstraße 3, 57072 Siegen)
THE GEAS REFORM
POLITICAL CONSEQUENCES OF THE NEW ASYLUM LAW REFORM
Lecture & Discussion
9 May is the so-called „Europe Day“. It is intended to commemorate the Schuman Declaration, which led to the founding of the European Coal and Steel Community, the predecessor of the European Union. What in many respects is seen by the citizens of European countries as a common, free union with „shared values“ is in fact a capitalist economic and military project that puts profits before people. This is evident not least at Europe’s external borders.
Frontex, the European Border and Coast Guard, commits human rights violations against people on the move on a daily basis, operates in an opaque manner and promotes the militarisation of borders; it is notorious for its unlawful use of force and disregard for even applicable EU law. The inhumane conditions to which people on the move are exposed are not a new or unknown problem, and yet we are watching as 30,000 people have died in the Mediterranean alone since 2014, only for the EU to decide on a reform that almost completely undermines the protection of refugees. Border procedures will be extended and pushbacks and deportations to so-called „safe third countries“ will increase, with no exceptions for children and their families.
Our speaker is a Master’s student on the Roads to Democracies programme at the University of Siegen. The lecture will be held in English.
Pazar günü 12.5., Saat 18:00 (IZ Siegen, Badstraße 3, 57072 Siegen)
YENİ İLTİCA YASASI REFORMUNUN SİYASİ SONUÇLARI
Ders ve Tartışma
9 Mayıs „Avrupa Günü“ olarak adlandırılmaktadır. Avrupa Birliği’nin öncülü olan Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu’nun kurulmasına öncülük eden Schuman Deklarasyonu’nun anılması amaçlanmaktadır. Birçok açıdan Avrupa ülkelerinin vatandaşları tarafından „ortak değerlere“ sahip ortak, özgür bir birlik olarak görülen şey, aslında kârları insanların önüne koyan kapitalist bir ekonomik ve askeri projedir. Bu durum en azından Avrupa’nın dış sınırlarında açıkça görülmektedir.
Avrupa Sınır ve Sahil Güvenliği Frontex, hareket halindeki insanlara karşı her gün insan hakları ihlalleri gerçekleştirmekte, şeffaf olmayan bir şekilde faaliyet göstermekte ve sınırların militarizasyonunu teşvik etmektedir; hukuka aykırı güç kullanımı ve yürürlükteki AB yasalarını bile hiçe saymasıyla ünlüdür. Hareket halindeki insanların maruz kaldığı insanlık dışı koşullar yeni ya da bilinmeyen bir sorun değildir. 2014’ten bu yana sadece Akdeniz’de 30,000 kişi ölürken, AB’nin mültecilerin korunmasını neredeyse tamamen zayıflatan bir reform kararı almasını izliyoruz. Sınır prosedürleri genişletilecek ve sözde „güvenli üçüncü ülkelere“ geri itmeler ve sınır dışı etmeler, çocuklar ve aileleri için hiçbir istisna olmaksızın artacaktır.
Konuşmacımız Siegen Üniversitesi’nde Roads to Democracies programında yüksek lisans öğrencisidir. Ders i̇ngi̇li̇zce olacaktir.